18 Haziran 2011 Cumartesi

Hikayemin En Başı 8

"Terlemeye başladım.Soğuk terler akıyodu üstümden.Ellerim titriyodu klavyenin üzerine uzattığımda.Konuya nasıl gireceğimi düşünürken o yazdı:
"Evet, seni dinliyorum."

Bu noktadan sonra artık ne yapılabilirdi bilmiyordum.Geri dönemezdim yolumdan.O'na söz vermiş sayılırdım.Bay Bilinmeyen'e de bi huzursuzluğun olduğunu belli etmiştim zaten.Hepsini geçtim, artık bir karar vermem gerekiyodu.
Kafamı yukarı kaldırdım...Bana yardım et dercesine..O cesareti bulamadım içimde.Ama o anda ne oldu bilmiyorum; fakat "Hadi artık.Söyle bunu daha fazla can yakmaktan kurtul ve kendine çeki düzen vermeye başla." dedim içimden.Elimi klavyeye değdirdim.Gözlerimi kapayıp derin bi nefes aldım.Gözlerimi açınca yazmaya başlayacaktım.Sonunda açtım ve hiç bişeyi düşünmeden;

(dinlerken yazımı okuyun)

"Nereden başlayacağımı bilmiyorum.Fakat bunu artık sana söylemeliyim.Seni kırmaktan çok korkuyorum ama şunu anladım, bunu geciktirdiğim her saniye sen bana daha da bağlanıyorsun ve bu beni daha da kahrediyor.Biliyorum, kırmamaya çalışsam da, özen göstersem de seni kırmış olacağım birazdan.Bay Bilinmeyen, ben eğilimlerimin biseküellik yönünde olduğunu düşünmüyorum.Bu git gide ağır basıyor içimde.Biseksüel olduğumu sen de biliyorsun fakat ben de ki merak galiba.Zira artık erkeklere karşı ilgi duymadığımı hissediyorum.Bunu kendime oyun yaparak uzatmamın bir manası gerçekten yok.Bu seni kırmaktan, incitmekten başka bişeye sebep olmayacak çünkü.Sana söylemek istediğim şey, ben yapamayacağım artık.Bunu sürdürdüm çünkü yolunu bulamadım bitürlü.Ama geciktiğim her saniye alehime döndü.Sana çok değer verdiğim için ve gerçekten önemsediğim için bunu sana söylemem gerekiyordu.Özür dilerim.Her şey için.Yaptıklarım için..."

Son satıra kadar gözlerim dolu olarak yazdım.Tuttum kendimi.Çünkü kırmak incitmek istemiyordum.Çünkü ben ona yavaş yavaş bağlanıyordum aslında.Korkum geçmişti.Terlemem de... titremem de...Yerlerini şu an sadece bi boşluğa ve kalbimde bir acıya bırakmışlardı.Uzun süre bişeyler yazmadı.Biliyordum.Şuan ağlıyordu.Ve buna ben sebep olmuştum.Şuanda da elimden gelebilecek hiç bir şey yoktu.Gözümün önüne onu internette ilk görüşüm geldi.Bi belgesel gibi aktı herşey...Marco'nun beni bırakması...Geceler boyu hıçkırarak ağlamalarım...Bay Bilinmeyen'le tanıştığım ilk gün...Güldüğümüz şeyler...Bana olan aşkı...Benim ona yaptığım haksızlıklar..Kız arkadaşım...O...O'nu tercih edip Bay Bilinmeyen'i bırakmam....Kırdığım/kırıldığım zamanlar...Bay Bilinmeyen'e dizlerimiz üstüne çöküp "sevgilim olur musun tatlı çocuk?" diye teklif etmem...Bana yapılan fedakarlıklar...Evet.Meğerse ne kadar şey olmuş da ben fark edememişim.Ne kadar hainmişim aslında ben.Kaldığım kararsızlıklar dünyasında kendi dünyamı bulmaya çalışan bi zavallıydım ben aslında.Yüzsüz gibi kız arkadaşımı ona anlatıyordum.Acı çektiğini hiç düşünememiştim.Sevgi sözcüğü beklerken benden, yersiz espirilerle incitmişim onu.Hepsini çok geç anladım ben.Etme bulma dünyası derler ya...Aynen öyle işte.Bay Bilinmeyen'e yaptıklarımın hepsini O'ndan gördüm.

Bunlar aklımdan akıp geçerken, kendini toparlamaya çalışarak bişeyler yazdı.Bilinçsizce yazdığına eminim.İlgisizliğimi fark etmiş.Söylediği tarih O'nunla tanıştığım gündü.Gerçekten de anlamış."Bakışların sen değildi.Ne kadar da aptalmışım ben.İnandım sana saf gibi." dedi.O böyle dedikçe benim kalbime bıçak saplanıyordu.Sonunu bilmediğim bi tercih için Bay Bilinmeyen'i kırmıştım.Artık neyin doğru olup neyin yanlış olduğunu bilmiyodum.Bana yalnız kalmak istediğini söyledi.Israr edemedim.Çünkü olan olmuştu.Ayrılmıştık..Sadece "peki" demişti bana her zaman ki gibi.Ağladım.Uzun bi süre.Daha mutluluğa erişemeden üzüntü görmüştüm.Bu dünya hep mi böyleyi acaba?

O'nu aradım."Bitti" dedim.Tabi O'na pişman olmadığımı söyledim.Bilmesin istedim.Gönderdim yazışmaları, okudu.Artık acı da olsa bi karmaşıklıktan kurtulmuştum.Yani en azından ben öyle sanıyodum...Yalan söyleyip bitirmiştim.Vicdan azabı çekmeyecek miydim peki?

Hayatım biraz olsun değişmişti.Artık uzayıp giden skype, msn listeleri yoktu.Tek kişiyle yatıyordum.Sabah günaydın mesajlarım cevapsız kalacaklarını bilse de sadece bi kişiye gidiyordu.Sadece O vardı.Show'ları da bırakmış gibiydim.Kendimi O'na adamıştım adeta.O ise kız arkadaşıyla çok mutlu gözüküyordu.Hatta evlenebileceklerini söylemişti.O nu bana söylediği an boşa kürek çektiğimi anladım.Ben hayatımı adamışken, O'na olan duygularımı bilirken, bunları bana söyleyebiliyordu.Etme bulma dünyası dedim ya; Bay Bilinmeyen'e "Evlenirsem düğünüme gelir misin? diye sormuştum ben de.Aynısını yaşıyordum.İyi tarafından bakıyordum.Artık Bay Bilinmeyen'e acı vermeyi kesmiştim.Yarasının soğuması gerekiyordu.Uzun bi süre ona yazamadım.Korktum.Bu sırada O'nunla hiç bir gelişme yoktu.Ağzından çıkan en büyük laf, "Sana değer veriyorum tabi ki; ama sandığın gibi bişey değil.Olamaz da." Ben bana değer verdiğini düşünüyordum sadece.Onla mutlu olmaya çalışıyordum.Fakat ben mutlu olmaya çalıştıkça O beni daha üzüyordu.Arkadaş çevresine benden hiç bir şekilde bahsetmiyordu.Onlarlayken benle telefonda bile konuşmazdı.Benim O'nu aramam zaten yasak gibiydi.Bir hiç nasıldır ya, aynen öyleydim.Alışıyordum ağzından bi kere bile güzel bi lafın çıkmamasına, çıkmayacağına...

Yılbaşı gelmişti artık.Bay Bilinmeyen'le çok az yazışmaya başlamıştık.Nasılsın falan diye.Acısını yendiğini söylüyordu.Fakat tabi ki bana öyle söylüyordu.İçinde neler olduğunu ben bilemiyordum.Yeni yıl da geçti.Fakat yeni bir olay patlak vermişti.Kuzenim Bay Bilinmeyen'den hoşlandığını söylemişti bana.Görüşme ayarlamak istiyordu.Benim de onlarla olmamı da.Tabi benim yakın arkadaşım olduğu için benim de olmam gerekiyordu.

Bu sırada diğer cephede bi gelişme yoktu.Aynı şekilde eziliyor, acı çekiyordum ve yavaş yavaş Bay Bilinmeyen'in yokluğunu aramaya başlamıştım.Onun bana gösterdiği ilginin nasıl büyük olduğunu anlamaya başlamıştım.

Kuzenimin ısrarı üstüne İstinye Park'ta buluşacaktık 3'müz.Onunla ayrıldığımızdan beri ilk kez görecektim.Heyecanlıyım.İyi görmeyi umut ediyordum.Fakat pek de öyle olmadı.Karşımda gördüğüm; bana iyi olduğunu göstermeye çalışan fakat bakışlarındaki "Seni Seviyorum" u hala silememiş bir kişiydi.Sarıldık normal arkadaş gibi.Parfümü burnuma gelince kötü oldum.Mideme yumruk yemiştim sanki.Anılarım geldi gözümün önüne.Bugün zor geçecekti biliyorum.Sohbet ederken çok laflar soktu bana.Tabi kuzenim anlamadı konun ne olduğunu bilmediğim için.Yemek yedik sinemaya girmeye kara verdik.Avatar'a gittik.Tesadüfen aramızda oturdu kuzenimle.Ben kuzenimden bağımsız kalmıştım.Yanımda Bay Bilinmeyen vardı sadece.Ama bazen 3D yi algılayamadım gözlerim dolduğu için.

Film bitti, çıkışta biz eve dönüyorduk.Kuzenim "Sen de gelmek ister misin sonra ordan eve gidersin?"  demişti.Peki dedi."Görelim bu beyfendinin yaşadığı yerleri"dedi.Tanıttık buraları.Çok sevdi.Avrupaya benziyomuş dedi."Gerçi Avrupalı insan, insanlara zulüm etmez.İnsanlıktan nasibini almıştır" dedi.Bana gene laf gelmişti.

Dolaştık biraz.Oturduk Starbucks'a.Sohbet ettik.Benden hala bişeyler bekliyordu, fark ediyordum.Ama olmamalıydı.Çok düşünceler geçmişti aklımdan.Neler yaşamıştım şu son 1 ayda.O da aklımdan geçenleri okur gibi gözlerime bakıyordu bazen.Bu canımı daha da yakıyordu.Göz göze gelmemek için gözlerimi kaçırıyordum.Neyse ki zaman çok hızlı geçmişti nasıl olduysa.Kalkıyorduk artık.Geç olmuştu saat.Tuvalete gittik hepimiz kalkmadan önce.Kuzenim haliyle kızlar tarafına girdi.Bize erkekler tarafına.Tuvaletten çıkarken ellerimi yıkadım makine de kurutuyordum.O da yıkadı.Arkamda kapı vardı makine de yanımdaydı.Ben köşede kalmıştım.Ellerini kuruturken gözlerimin içine baktı.Çok canımı yakmıştı o bakışlar.Ben sevilmeye açtım, o da.Köşeye sıkışmıştım.Yaklaştı bana.Gözlerime baktı.Bakışları dudaklarıma kaydı.Sonra tekrar gözlerime baktı.Yaklaştık birbirimize.O geldi aklıma.O'na bu kadar emek harcarken bunu yapmam her şeyi yıkıp sıfırdan başlamak demekti.Yapmamalıydım bunu.Eğer öpersem çok şey değişebilirdi; fakat aramızdaki mesafe de git gide azalmıştı.

16 yorum:

  1. tabi en mantıklısı tekrar dudakların birleşmemesi ama ne oldu okuyup öğrenicez. Lakin kafama takılan bi nokta var :)

    malum sevgilinle aranızda geçen sıcak dakiklara da yer yer şahit oluyoruz acaba diyorum sevgilin ve sen halen "biseksüel" olduğunuzu iddaa ediyor musunuz? yoksa kendinizi arama yolunda öyle mi tanımlıyordunuz (kafa karışıklığı noktasında)

    kız arkadaşlarınız varken "sekste" dahil her türlü yakınlaşma bu kadar ateşli oluyor muydu olur muydu?

    YanıtlaSil
  2. vayyy okudukça şok olunuyor. bu arada neden bir kitap yazma girişiminde bulunmuyorsun bi'adam??

    YanıtlaSil
  3. O Gay; Ben de... ilk yazımda yazmıştım aslında onu ben :) Günden güne ikimizde Kinsey Scale'da ( http://kinsey-scale.co.tv/ ) 6 yönüne doğru kayıyoruz.Şuanda ikimizde hala biseksüeliz.Yani en azından sokakta güzel bi kız gördüğümüzde bakıp kesebiliyoruz :)Ama sanırım Kinsey'deki yerimiz 3 değil 4. Yakında da 5 bile olabilir :)

    Ama ben ve O kız arkadaşlarımızla gayet sorun yaşamadan ateşli olarak sevişebiliyoduk ilişkimiz varken :)

    Serhat, var aslında öyle bi fikrim :) Ama daha çok erken onun için.Belki ilerde olabilir :)

    YanıtlaSil
  4. sen kendine bi' diyorsan, o zaman ben de heteroseksüelim teori de :)

    YanıtlaSil
  5. kara pisi pisi, ahahah :) hala str8 porno seyredesim gelir, arada bi kendimi yokluyorum ama henüz "gay" değilim.Erkek vücudu tapılası varlık fakat kızları da kenara atmamak lazım yahu bazen çok tahrik edici olanları da oluyo :)Yani anlayacağın kendime yalan söylemeye niyetim yok duygularımı tarttım erkeklere daha yakın bi biseküelim hala :)

    erkek, teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  6. bi' adam program için teşekkkür ederim ancak sabahmı akşammı fark edermi? yani ideal saatler?? bu arada göğüs hareketlerinide yazarmısın lütfen ya :D :D

    kendimi çok masraflı gördüm :D

    YanıtlaSil
  7. Etme bulma dünyası dedim ya... nefret ediyorum bu durumdan. aglayasim geliyo okurken. offf :'(
    @karakedi evet pastaci olcak hatun benim ayrica.

    YanıtlaSil
  8. sirhat, sabah akşam fark etmez ama günde bi kere :) İdeal saat araştırmalara göre 16:00 ama sen o saatlerde iştesin :) göğüs hareketlerini göndermiştim sana biceps'le beraber?

    ozge, dur ağlama ama :/ acıyı ben çektim sen niye ağlıyosun kuzum? :|

    YanıtlaSil
  9. neden mi agliyorum ? belki kendimden b'seler buluyorumdur, olamaz mi ?

    YanıtlaSil
  10. ozge, ben ağlama, üzülme diye söylemiştim ama kendinden bişeyler bulmuşsun ya anladım seni.

    YanıtlaSil
  11. saka mı bu ya.
    bilinmeyen den bu gerekceyle mi ayrıldın??

    adamın sülalesini kesseydin daha iyiydi bence.

    YanıtlaSil
  12. bi adam sen de az mikrop değilmişsin hani. niye bilinmeyenden yalan söyleyerek ayrıldın ki. insan derdi ben aşık oldum diye. zaten anlatmıştın sen o çocuğa marco'yu diyemedin mi ben buldum benimkini diye. offf çok üzüldüm şu anda. oyhh içim daraldı bak yine.

    YanıtlaSil
  13. Ya iş çoktan "Ben marco'yu buldum, gidiyorum." faslını geçmişti. Sen sevgiline sevdiğim çocuğu buldum ben gidiyorum diyebilir misin? Ben onu en az üzmek için bu yolu seçtim fakat sonradan o da ben de çok üzüldük :/

    YanıtlaSil
  14. neyse tatlım iş işten geçeli yıl olmuş. önümüzdeki maçlara bakalım diyor bir daha böyle bir şeyin başına gelmemesini temenni ediyorum:)

    YanıtlaSil

çıkar bakalım ağzındaki "şeyi" :