Öğle molası ;)

Şu anda işteyim ama bunu sizinle paylaşmam lazım yoksa çatlarım :)

Ama önce bugün yarattığım bi cümleyi sizle paylaşmak istiyorum.Benim tarzım değil bu kelimeler ama gülmekten öldüm bi anda:

"Mezara kadar saklayıp toprak dolduracağıma, gençliğimde harcayıp ya..rak doldururum."


Sabah işe geldim ve fazla zaman geçmeden Etiler'deki bir hastaneye cihaz kurulması gerektiğini fakat kimsenin olmadığını söylediler.Ben de kilit adam olarak "İsterseniz ben gidebilirim kurmaya." dedim. Kabul ettiler ve cihazı arabaya koyup götürdüm, kurdum.Bu arada "bu nasıl bi eleman ki böyle" bakışlarına maruz kaldım.E genelde metal kokan, leş insanlar gittiği için oralara benim gibi parfüm kokuları saçan, eli yüzü düzgün, gideri olan biri gidince normaldi tabi bu :P Ufff gene ukalalaştım :(

Çıkışta bitanemi aradım.Canım onu görmek istedi."İş yerine çok yakınım, dışarı çık da 5 dakika göreyim seni." dedim.O da mutlu oldu hatta yemeğe beraber gidebilir miyiz diye sordu.Fakat mümkün olmadığını acilen holdinge dönmem gerektiğini söyledim ki bu da külliyen yalandı.Ona sürpriz yapacaktım :) Arabaya bindi, elini öptüm. "İlerden döneyim seni de Kanyon'da bırakırım yemeğe gidersin bende oradan devam ederim." dedim.Peki dedi ama benim de Kanyon'un otoparkına girdiğimi görünce ki mutluluğunu görmeniz lazımdı...Sürpriz yapınca ona çok mutlu oluyo sıpa yaa.Otoparka girdik arabamı kuytuya park ettim ve öpüştük.Öyle bi azgındım ki pipimden akan sular pantolonuma kadar gelmişti.Dışarıdan bakıldığında belli oluyodu.Ama en komiği; bitanem "Sana bişey söylicem ama gülme" deyip kafasını eğdi ve dudaklarını büktü.Bu haline dayanamam ben asla.Ama söylediğini duyunca böyle alıp içime sokasım geldi.Uykusunda boşalmış dün gece.Baya beyaz beyaz.Ergen gibi :) Beni görmüş rüyasında.Parmaklıkların arasında sevişmişiz ama.

Yemek katına çıktık ve NumNum'a oturduk.Yer olmadığı için bara oturduk.Açıkçası bi an içimden yukardakine teşekkür ettim.Filmden bi kareyi yaşıyodum sanki.İş arasında kaçamak yapıp Kanyon'a gelen ve yiğişen sevgililer barda yemek yiyip bir birlerini seyrediyolar...Gerçekten bunu anlatmamla o ambiansı yaratamam ama beni etkiledi..

Lazagna söylediğim için ve biraz da onların yavaşlığından dolayı geç geldi yemeklerimiz.Ama biz de konuştuk ve güldük :) İtalya'daki maceralarımız aklımıza geldi.Ben bazen kıskandırdım onu falan :)Yemeğimizi yedik ve kalktık.Pet shop'daki kedilere baktık ve güldük.Yok arkadaş eve çıkar çıkmaz kedi almalıyız biz.Hatta şey dedi "İki tane alalım erkek olsunlar, onlar sevişir biz sevişiriz." Erkek kediler de biseksüeldir bu arada bilmeyenlere duyurim :) Bu fikri çok sevdim :) Baya güldüm falan.Arabaya döndüğümüzde dayanamadım ve sarıldım koklamaya emmeye başladım boynunu..Sertleşmişti ve onu istediğimi söyledim.Pantolonunu sıyırarak açtı ve dayanamayıp tamamını ağzıma aldım.Biraz daha devam etsem boşaltacaktım ağzımla fakat kedi gibi ürkekti.Dayanamadım o haline bıraktım.Ama bu sefer benimkini açtım ve tutup emmeye başladı.Alan dar olduğu için mi, yakalanma riski olduğu için mi yoksa süre dar olduğu için mi bilmem ama mükemmel zevk aldım.Emdikten sonra kayganlaşan aletimi okşamaya başladı ki bu beni daha da sulandırdı.Sonra "Tamam, yeter artık yoksa kötü şeyler olacak." dedi ve kapamamı istedi.Kapatırken parmağını başına götürdü ve akan suya dokunup parmağını emdi."Mmmmmm" oldu tepkisi.Mükemmel dakikalardı.Şuan da yazarken de sertim umarım birisi beni ayağa kaldırmak zorunda bırakmaz.Yoksa ufaklığımı herkese tanıştırmak durumunda kalırım.

Sonra hızla olay yerinden uzaklaştık ama ikimizin de sertliği geçmedi ve işe gidince tuvalette asılacağımızı söyledik ki öyle oldu.Arabada öptüm vedalaştık ve ayrıldık.

Çok eğlenceli bi öğle arası geçirdim.Ama şunu biliyorum ki; eğer evde olsaydık, seni allah yarattı demez dalardım sana çocuk...