20 Kasım 2011 Pazar

Yılımızı döndürdük :)

Merhaba bloog :)
Dün mükemmel bi'geceydi.Her şey o kadar hoş oldu ki, kusursuzdu.Tabi bunların kusursuz olması için baya yoruldum :(

Hemmen anlatmaya başliim.

Perşembe yi cumaya bağlayan gece mybilet'in başında oturup Alacakaranlık'ın satışa sunulmasını bekledim.Ama sanırsam 00:00 dan önce de satıştaymış.Neyse 02:00 sularında Taksim AFM'ye 20:45 seansına aldım güzel bi yerden.Sonra uyudum sabah kalkınca tıraş duş maske metroseksüelliğin dibi derken Saat 2 gibi evden çıktım ve İstinye Park'taki ayırtılan ayakkabıyı almaya gittim.Ayakkabıyı denedim 42'si olucak mı diye acaba.Bana oldu gibi 43/43.5 giyen biri olarak bana öyle olduysa bitaneme tam olur dedim.Ayakkabıyı aldım, bari burdaki AFM'den bileti bastırim dedim ama olmadı.

Çıktım taksi bekledim metroya gitmek için.Taksi gelmek bilmedi, sonunda geldi adama metro diince, hooof poof yaptı yakın olduğu için (Yakında dediğim de yürüme mesafesi değil 7 tl tutuyo). "Abi metroya gitmek için trafiğe gircez yaa; şimdi şurdan minibüse atlasana taksiye biniyosun, hiç etik değil bu yaptığınız." dedi. (Ben de minibüse binmeyen biri diilim he, minibüs taktir edersiniz ki daha geç gidiyo, iş çıkışı olduğu için çok kalabalık, elimde kocaman paket ve üstümün kırışmaması lazım.Ben geç kalmaya başladım bile daha Taksim'e gidip bir sürü şey ayarlayıp buluşucam, 1 saatim kalmış.) Yani taksi en mantıklı şey.Hayır kaldı ki artık şoförlerin hepsi hoşuna gitmesse in diyo, bu ne biçim iş!? "Beyfendi, etik olmayan şey varsa işinizi reddetmeniz." dedim.Sustu ve sürdü arabayı.Neyse başka metro istasyonuna götürdü trafik var diye x2 ücretle.

Taksime geldim, sinemaya koştum, bileti bastırdım.Dilek Pastanesi'ne koşuyodum bitanem aradı ben çıktım diye.Geç kalıcağımı anlayınca Saray Muhalebicisi'nin önündeydim ordan alim dedim.Pastayı aldım üstüne "2. yıldönümüz kutlu olsun sevgilim" yazdırdım. Bi elimde pasta bi elimde hediye koşuyorum.Miss Pizza'ya rezervasyon yaptırmıştım.Ama Cihangirdeki yerini bi'türlü bulamam ne zaman gitsem.Telefonun navigasyonunu açtım, kulaklığı taktım o tarif etti ben koştum ve sonunda ara sokaklarda kaybolmadan buldum :) İçeri girdim hediyeyi masaya koydum.Adama: "Rezervasyonum vardı bu hediye bu masada dursun, ben arkadaşlarımı alıp gelicem.Bu da pasta yemek bitince getiriceksiniz, bu da sinema bileti hesabın arasına koyup getirceksiniz sürpriz olucak." dedim.Adam da "tabi efendim, Sürpriz yapılcak kişi erkek mi kadın mı? dedi."Erkek.Yıl dönümümüz" dedim.Adam kafasındaki gay profiline uymayan bi'halim olduğu için şaşırdı :)

Koşup meydana gittim ama giterken telefonun şarjı bitti.O an boku yediğimi anladım.Şarj aletimi hep yanıma taşırım, prensip meselesi :p Büfeye girdim rica ettim durumu anlatıp adam taktı şarja.Bitanemi aradım tramway durağında dur geliyorum ben şişhanede inmişim yanlışlıkla." dedim ve kapadım.Adam yalan söylediimi anlayınca şaşırıp kaldı :) Sonra büfeden çıktım koşmaya başladım.Bitanemin yanına vardım.Dünyanın en tatlı kızını da aldık.Nereye gidelim meselesine geldik.Ben bilmeem dedim.Dünyanın en tatlı kızını örgütlediğim için "Miss Pizzaya mı gitsek benim canım çekti ama yıl dönümü olan sizsiniz."dedi.Ben de olur aslında dedim.Bitanem başka yere tutturdu ama ikna ettik.Giderken de "Ya ben hediyemi getiremedim, annem evden çıkarken görücek diye." dedim.O da önemli diil falan dedi.Neyse gittik içeri girince hediyeyi gördü masada.Massimo Dutti yazısını görünce gözü ışıldadı, zaten ben de o an o ışıltıyı görebilmek için her şeyi feda edebilirdim.

Oturduk hediye'yi açtı giydi bu gece bunla gezcem dedi.Ben de hediyemi açtım.Ne tarz gömlek sevdiğimi bildiği için bayıldığım tarzda mükemmel bi gömlek almış ufaklık :) Sonra yemek söledik yedik ama sinemaya geç kalcaktık.Garsona gidip: "Pastayı şimdi getirin, bileti de yanına koyun." dedim.Pasta geldi, şaşırdı bileti görünce bana bi baktı ki... (Buluşmadan önce whatsapp'da grupta konuşuodu "bugün Alacakaranlık girmiş vizyona ama yer var mıdır gidelim mi?" diye.Ben de eleştirdim saçma sapa filmleri seviyosun ben gitmem diye :p) Bileti görünce her şey gözünün önünden geçti sanırım :) Mumları üfledik, dilek tuttum (ama söylemem)  pastayı yedik hesabı ödedik ve koşarak sinemaya gittik.Yol boyunca ayakkabılarına bakarak yürüdü, ufak çocuklara ışıklı ayakkabı alırsınız ya, öyleydi hali :) Neyse yetiştik filme.Film boyunca el ele tutuştuk.Film bitti çıktık.135 dakka sürüodu, saat 11 buçuk falandı.Balkon'a gittik.Terasta oturduk soğukta :) Ama o kadar kalabalık ve güzeldi ki ortam, hiç umrum değildi soğuk.Long Island'ı 5 shot da içince zom oldum ve "Hayat paylaşınca güzel lalal alalalalaaa" havalarına gülmeye başladım. Ordan kalkıp gay bara gitme kararı aldık.Heeeh kafa da güzel :)

Asansörde kızın yanında azıcık yiiştik ama dünyanın en tatlı kızının kafası da hoş olduu için bişi olmadı.Amaaan zaten Çeşme'de ben onu unutup belimden havluyu atmış insanım hohoho :) Ama ben deli gibi aç olduğum için "bana ne bana ne kumpir de kumpir." dedim.İstiklal üstünde bi yere girdik ama nası gülüyoruz.Etrafta turistler var bakıyolar neden gülüyolar diye :) Acaaaaaip neşeliyiz.Saat 1 falan.Kumpiri yedik kalktık sokakta bi tane gay'in tacizine uğradık.Şıııııışt yakışıklı nereye dedi bize.Bari yüzüne bakılcak tip olsaydı gam yemicektik.

XLarge'a gittik millet kaynamış bile.Dansçıları görünce bizde kaynadık o ayrı (size de ayırdım biraz hohoh fotolarını çektim :) Tabi geçen sefer gittiğimde bitanemle slibine para takarak pipisini avuçladıım dansçı gene vardı.Ondan o kadar köpürmedik azgınlıktan :p Ama kapanışta tamamen çıplaklardı ve dünyanın en güzel iki poposunu gördük..

Kafamız daha da hoş oldu.Dünyanın en tatlı kızı iice sarhoş oldu.Baya talibimiz de vardı ama böle götürücü/götürülmek isteyen tipler kesti hep ikimizi.Saat 5 gibi çıktık.Dünyanın en tatlı kızını görmeniz lazımdı böyle şirinlik yok.Topuklu ayakkabılarını çıkardı, bitanemin eski ayakkabılarını giydirdik öle yürüdü.Ben taksi gelene kadar beklemek zorunda olduum için onlar da geldi, İstiklal'de bi yerde oturduk.Taksi geldi bindim onları meydana bıraktık ve eve geldim.Eve geldiimde 5 buçuktu artık güneş doğacaktı.Bi yatmışım...Akşam üstü 4 buçukta uyandım Ohaa lan öldüm mü acaba diye.Sonra spor mıpor.

İşte böyleee.Baya bişeyler yaşadık.Uzun bi'gece oldu lafı tam dün gece içindi..Yazı da uzun oldu ama umarım okursunuz :)

Hee bi'de geceden bazı fotoğraflar :)

pastanın tadına varamadık....
                                    bunun tadına zaten varamadık :p


            geçen sefer para taktığımız buydu; mal varlığı yerinde bir kişi :P

hohohoho :)

17 yorum:

  1. güne bu yazıyı okuyarak başlamak güzel oldu bi'adam. :)) tekrar söylüyorum nice mutlu senelere birlikte girin :) ayrıca dansçılar sağlammış cidden :D

    YanıtlaSil
  2. Dünyanın en tatlı kızı kim le?

    Bloğundaki yazıların çoğunu, bu yazı gibi okumadım, tembelim işte:P

    Hemen yanıt yaz bana:)

    YanıtlaSil
  3. Yildonumunuz kutlu olsun. Daha nice yillara birlikte girmeniz dilegiyle.
    yazini sonuna kadar okudum bu arada :)

    YanıtlaSil
  4. buda benim 32412. kisiligim :)))))

    YanıtlaSil
  5. operadakidoktor:P21 Kasım 2011 14:27

    "yıldönmesi" var sizde oolum, aldırın, kurtulun yıl mıl kalmasın:DDDDDDDD

    YanıtlaSil
  6. Harika bir gece olmuş anlaşılan..
    Her yıl daha da mutlu bir şekilde kutlamanızı diliyorum..
    Ama keşke o mekanda eğlenen kişilerin de göründüğü resmi yayınlamasaydın..
    Şahsen, bir gaybarda çekilmiş resmimin bir blogda yayınlanmasından rahatsız olurdum diye düşünüyorum..

    YanıtlaSil
  7. Bir gay gibi bende hassasım sanırım.. İlk önce kendilerimi acaba dedim, sonra oradan insanlar ama onlar olmasa daha iyi olabilirdi..

    Takılmayalım, sadece dünyanın en tatlı kızının sizin yanınızda girdiği şekillere biraz üzüldüm ;) kıyamam ona....

    YanıtlaSil
  8. Haplo, çok teşekkür ederim iyi dileklerin için :) Dansçılara ben artık yorum yapmıyorum :p her şey ortada hohohoh


    Ganimedeski, Dünya'nın en tatlı kızı bitanem'in liseden arkadaşı.Benim bitaneme yazdığım mektubu bulması ile öğrendi ilişkimizi.Daha oraları anlatmadım, inşallah hikayemin en başı serilerine devam edicem oralarda anlatıcam :)

    He bi'de okumadığını açık açık söylüyosuuun? Bunu buluştuğumuzda yüzüme de söyle unutma :p

    -Evet beyfendi bu taraf nası göçtünüz?
    --Vallaha en son birisine "blogunu okumuyorum" demiştim.Sonra gözümü bi açtım burdayım işte.

    YanıtlaSil
  9. İsveçten sevgiler, diğer kişiliklerin nerde ki :)

    operadakidoktor, bu tehşisiniz için tebrik edeim.Denemediğimiz alternatif tıp kalmamıştı. Sonunda çare oldunuz.Vallaha Esra Erol'a bile çıktık evlenirsek geçer diye ama olmadı önünü alamadık, öyle böyle dönmedi hohoho :)

    Bir Gay, koyarken düşündüm de,hata bi tanesini kestim.Bir kişi sadece belli gibi onu da seçmek çok zor.Bütün imkanları bi'araya getirirsen özel hayatın gizliliğine o kadar da aykırı değil :)

    YanıtlaSil
  10. Bir Gay, iyi dileklerin için de ayrıca teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  11. Bi'Gay, Dünya'nın En Tatlı Kızı halinden gayet memnundu ama :) Sorun yok yani ;)

    YanıtlaSil
  12. O tarafta Nuriler varsa hemen geliyim:P

    Beni bunula mı korkutacan lan:)

    Hehee

    Tembelim işte var mı zor geliyo, babam ağlıyoo öööle tek tek okurken:)

    Hem sen Cumartesiye alarak benim gelmemi nerdeyse imkansız kıldın ya, bunu da unutmadım:P

    YanıtlaSil
  13. ganimedeski, nuri huri her şey var :p
    Yok yok eski tarihine aldım tekrar senle beraber gelemeyenler arttı.Her şey ilk hal gibi :)

    YanıtlaSil
  14. Oyhh rahatladımmm:P

    Bir duş sonrası rahatlaması gibi hem de:))

    YanıtlaSil
  15. ganimedeski, hayırdır nooldu :p

    YanıtlaSil
  16. ya bu nası romantiklik bu nasıl sevgi bu nasıl ince ruh... nazar değmesin...

    YanıtlaSil
  17. Gizli Pembe; teşekküy edeyim (:

    YanıtlaSil

çıkar bakalım ağzındaki "şeyi" :