Bugünkü yazımı içine teyze kaçmış Türk gaylerine atıyorum.
Millet olarak başkasının işine, çocuğuna ve yaşamına karışmaya bayılırız.
Asansörde karşılaşılan bir bebek ve annesine "Hava soğuk be kızım. Üşür bu bebek. Neden giydirmedin ki daha kalın?" der. Teyzenin amacı sadece iyi niyettendir. Ama düşünemediği ve saygısızlıkta bulunduğu durum vardır aslında ortada.
Teyzenin iyi niyetten karıştığı durumdaki saygısızlık şudur: "Bu kadın bunun annesi. Çocuğu yetiştirme ve büyütme hakkı bu kadına ait.Yaşamları hakkında bilgim yok. Belki bebek egzama, kurdeşen döküyor ve terlememesi gerek. Bunu uygun görmüş ve yapmış. Ben HANGİ SIFATLA daha iyi bileceğim?" Bu kapalı bir şekilde anneye "Sen mi daha iyi bileceksin bebek yetiştirmeyi ben mi? Öyle yapılmaz o, benim dediğim gibi yapılır." demektir.
İnsanların hayatlarına, kim olursa olsun (Anne, baba, sevgili, kardeş, arkadaş vs.) karışma hakkına sahip değilizdir. Tavsiye verebiliriz yakınlık derecesine göre.Ama yargılama ve "böyle yapmıyorsun çok üzücü, yazık." demek ayıptır. Üzül istediğin kadar. Sen üzülücen; o üzülmicek ki? O mutluu? Sen niye üzülüyorsun?
Bu patavatsızlık hat safhada nesilden nesle aktarılmaktadır. Kendi hayatlarımızda her şey tam ve doğru gidiyormuş gibi başkalarının hayatlarını yargılar ve eleştiririz. Bunla çoğunuz yapılan yorumlar hakkında yüzleşiyorsunuzdur. Hala yorum yapmayı, burun sokmayla karıştırıyoruz.
Başka acı gerçekler de var. Hiç sorulmamış, düşünülmemiş, muhakemesi yapılmamış acı gerçekler.
Dillerden düşmeyen bir normal, düzgün, doğru dürüst algısı var. Bu algıları kullanırken en dikkatli ve bilinçli olması gereken kişi sensin, homofobik bir toplumda anormal, ahlaksız olarak gösterilen gay arkadaşım. Başka bir kişiyi, sana ahlaksız diyen bir ahlaki sistemin yargılarına göre eleştiriyorsan, sen ahlaksızın daniskasısın. 4-4'lük ahlaksızsın. Önce kendini konumlandır "normaller ve normlar" arasında.
Sen 2000 km doğuda doğsan başını keseceklerdi gay olduğun için? 900 km kuzeyde doğsan hapse girecektin gay olduğun için. 2000 km batıda doğsan, ailene erkek arkadaşını tanıştırıp düğün hazırlıkları yapacaktın. Belki de doğacak çocuğunuz için isim düşünüyordun.
Şimdi söyle bana, hangi topluluk normal? Baş kesen mi, hapse atan mı, gay aile kurma hakkı tanıyan mı? Seçeceğin her seçenek için diğer iki topluluk tarafında anormal olacaksın. Yani gördüğün gibi asla herkese göre "normal" olamazsın. Erkekle yatıyorsun. Üst kat komşuna göre anormal, bana göre normalsin. Peki ger çekte nesin? Gerçekte erkeklerle yatan bir adamsın. Normali anormali yok. Busun sen.
Group sex yapıyorsun. Kerem'e göre terbiyesizsin. Bana göre eğlencelisin. Aslı'ya göre ilginçsin, Merve'ye göre enteresansın. Kendine göre ise grup seks yapansın. Peki aslında sen nesin? Grup seks yapan bir adamsın.
İlişkisi bitmiş ve her hafta bir ilişkiye başlamayan, kariyer planlarım ve özel isteklerimden ötürü önümüzdeki 10 yıl ilişki istemeyen birisiyim. Bu sebeple tek gecelik ilişkilere ve yurt dışı seyahatlerine sıcak bakıyorum. Sana göre tek gecelik ilişki yaşamayı sevdiğim için ortam gülüyüm. Burak'a göre çok cool'um. Ayça'ya göre hastalıklıyım. Peki aslında hangisiyim? İlişkisi bitmiş ve her hafta bir ilişkiye başlamayan, kariyer planlarım ve özel isteklerimden ötürü önümüzdeki 10 yıl ilişki istemeyen, bu sebeple tek gecelik ilişkilere ve yurt dışı seyahatlerine sıcak bakan birisiyim.
Ben buyum. Sana, Kenan'a, Ayça'ya ya da X'e uymadığım için hiç bir yargınızın ve sıfatınızın sahibi değilim. Size uymak zorunda değilim. Uyulmuyorsa yapılması gereken, o "İlişkisi bitmiş ve her hafta bir ilişkiye başlamayan, kariyer planları ve özel isteklerinden ötürü önümüzdeki 10 yıl ilişki istemeyen, bu sebeple tek gecelik ilişkilere ve yurt dışı seyahatlerine sıcak bakan birisi." demek. Orospu, ortam gülü, hasta demek değil. Eğer diyorsan, sen de başkalarına göre öylesin.
Bu algı tabi ki bu yazıyla değişmez. Başka toplumlar ve yaşayış biçimleri görmedikçe değişmez. Belki kıvılcımı oluşturur bu yazı. Belki insanlar etrafı sorgulamaktan önce kendilerini sorgulamaya başlarlar. Umarım oralarda bir yerde beni anlayan birisi vardır. Yoksa da ben yalnız başıma da mutluyum :)
Not: Yazıyı sindiremeyip avukat tutup devasa yorumlarla gelecek olan okurlar, Yorumlarınızı tabii ki yayınlarım ama cevap vermeyebilirim.