Şu anda neden ağladığımı da sorsan bilmiyorum. Canım sıkkın. Belli bi sebebi yok fakat ben sanırım hayattan sıkıldım. Yahu sen de hayattan sıkılıyosan ben ne yapayım diyeceksin ama işte öyle değil blog. Sen sanıyo musun ki dünyada her gülenin mutlu olduğunu? ya da sadece senin derdin olduğunu? Diil işte öyle.
Bitanemle tartıştık bugün. İnstagram'ımda facebook hesabım yazdığı ve insanlar mesaj attığı için kaldırmamı istedi. Ben de onlar mesaj atınca mutlu olduğumu beğenildiğimi fark ettiğimi söyledim. Blog, insanları değiştiremezsin. Bazısı egoisttir, bazısı kibirli, bazısı teşhirci bazısı ukela falan. Teşhirci olan teşhircidir. Bunu onu yasaklayarak,o fotoğrafı koyma o linki yazma'yla yapamazsın. Yapabildiğin sadece o kişiyi baskılamak olur ve dolayısıyla mutsuz etmek. Ben şu ana kadar bitanem ne istediyse yaptım. Onu yapma; peki. Bunu istemiyorum; peki. Onu kaldır; peki. Bunu koyma; peki. Oraya gitme; peki. Fakat bunların hepsini o mutlu olsun diye yaptıktan sonra benim hayatımda ne kalıyo geriye yapmak istediğim? Özgürce bişeye müdahale edilmeden yapabileceğim bi'kaç şey dışında. Okula gitmek, spora gitmek (başta onda da sorunlar vardı)..
O mutlu olsun diye hep peki dedim.Fakat bi zaman sonra artık bu kafeste olduğum hissini yaratıyor bende. Her attığım adımın onaylanması gerekiyor hissi. Bu baskıyı direkt olarak o yapmıyor, fakat böyle hissetmeme sebep oluyo. Ne der acaba? diye düşünüyorum. Neyi isteyip neyi istemediğini sezebiliyorum bu sebeple olacakları da biliyorum. Bu sabah ona mesaj atan kişiden bahsederken de olacakları tahmin ediyodum. Ama ondan saklayıp olacakalrı sakınarak ben yapamam ki?
Sonra konu empati yapmaya geliyo. Empati yap. Bana mesajlar atıyolar bıdı bıdı.... Yaptım empati? Hiç bişey olmadı. Atsınlar. Ne güzel en güzel sevgiliyi ben kapmışım. Hiç bi'zaman bu empatilerimiz de uyuşmaz zaten. Hep farklı düşünüyoruz.
Bi'de şu var. Ben 4 sene boyunca asla ona karışmadım. Hiç bi'konu da çıkıp da diyemez bana şunu yapma dedin diye. Bu çok olgun ve hep benim istediğim gibi davrandığı için mi peki? Yoo. Hayır. Sadece yapmaktan mutlu olduğu için. Ben gay bar'a onsuz gidemem. O gidebiliyor, gitti. Ben Grindr'da kimseye mesaj atamam. O atabilir, attı, konuştu, buluştu. (arkadaşı olduğu için). Olay bana geldiğinde önce ben görücem, onaylarsam görüşürsün'e dönüşüyo. Neyim ben gerizekalı mı? İnsanların niyetini algılayamam mı? ya da algılasam kendimi savunamam mı? Belki şu ana kadar milyar tane kişiyle birlikte olabilirdim. Olmadıysam demek ki seninim hala. Bunu bana yasak koyarak kısıtlayarak yapma. Bırak özgür hissedeyim kendimi. Bu saydıklarımı da sakın kin tutmuş bak diye algılamayın. Sadece örnek olarak veriyorum. Yapabilir, ben izin veriyorum.
Bilmiyorum blog.. Çok dolmuşum. Belki de kendimi dolduruyorum ama öyle bile olsa bunun olmaması gerekir. Boğulduğunu hissetmemen gerekir. Sürekli olarak birinin sana destek olduğunu bilmen gerekir. O ise olmasını istediği şeylerde canı gönülden destek, istemediği şeylerde başta hayır gibi şeyler söyleyip heves kırarak sonra da destek olmuş olmak için destek olur. Evet yabancı gelmedi dimi? Ajans/mankenlik meselesi. O konuyu hiç açmıyorum. O da benzer şeyler barındırıyo içinde.
En çok kortuğum şey de pişmanlık blog. Hayatımda hiç keşkem olmamıştı. Hep istediğimi yaparım, yaptım. Ama sanırım artık bi'kaç keşkem var kimseyle paylaşmak istemediğim. Umarım yaşım biraz ilerlediğinde arkama dönüp baktığımda pişmanlıklar görmem. İşte o zaman çok üzülürüm. Gerçekten çok.
İşte böyle blog. Senle bunları paylaşmak iyi geldi birazcık. Kimseye anlatamamıştım. Sanırım varlığını daha iyi hissettim şimdi. Umarım anlık bi buhran bunalımdır bu ve geçer blog.
İyi geceler.
----------------------------------------------------------
Bir rüzgara kapıldım gidiyorum
Sonu hayır mı Şer mi bilemiyorum
Hem çok seviyorum dostlar başına
Hem sıcak demir aşk olsun tutana
Hem çok seviyorum düşman başına
Hem sıcak demir aşk olsun tutana
Ben yoruldum
Söyle senin gücün var mı hala
Kac yenilgi var
Söyle ömürde Allah aşkına
Akışına bıraktım gidiyorum
Sonu hayır mı Şer mi bilemiyorum
Hem eriyorum günden geceye
Hem kapı duvar verilmiş sözlere
paşammmmm kıyamam ben sana. aslında ben bu patlamanın ne zaman geleceğini bekliyordum. yanlış anlama ama sakın.
YanıtlaSilseni, yazdıklarından ve anlattıklarından az çok tanıyorum ve bu kadar kısıtlanmanın seni bi yerde şişirip patlama noktasına getireceğini tahmin ediyordum ama sen her iyiyim ve mutluyum dediğinde umarım yanılırım diye de dua ediyordum.
bu senin hayatın sonuçta ve neyi nasıl yapmak istediğine sen karar vereceksin bu yüzden yanında olduğumu söylemekten başka bir şey yapamıyorum malesef.
kendine iyi davran olur mu paşam? kocaman öpüyorum seni :* çok seviliyorsun <3 ve umarım asla keşkelerin ve pişmanlıkların olmaz.
umarım be paşam :/
SilSon cümlende dediğin gibi umarım ANLIK'tır. Geçsin gitsin.
YanıtlaSilBen anneanneme "anane çok bunaldım" dediğim zaman "bunalacağına aç iki sayfa kuran oku" derdi, kadına gülerken keyfim yerine gelirdi.
Ha bi de
"Hayırlısı be gülüm ;)"
Bi de bu şarkıyı ve sözlerini çok severim.
Silhttp://www.youtube.com/watch?v=pR5j4jd6nng
Tamam ben de açiim iki porno seyredim belki düzelirim :) Ayırlısı bea.
Sil
YanıtlaSilBazısı kendini düşünür
Sadece kendi hayatını
Bazısı kalbini keser
İncitmeye korkar kendinden başkasını
Güzelmiş.. :)
SilHay Allah! Yazını okuyayım derken tostu yaktım. Bana bir tost borcun var :p
YanıtlaSilBenim eski ilişkim de aşağı yukarı aynıydı. İnsanın canını bazen cidden sıkabiliyor. Ama nacizane tavsiyem bunları sürekli içine atmaman. Çünkü içine attıkça ve sevgilinle konuşmadıkça en küçük sorun bile büyük gibi görünebiliyor. Bence konuş sevgilinle.
Ayran'dan saygı ve selamla =)
Sana bi'ayran bi'tost borcum olsun :) Ben de sıkıntıları dile getirmeyi sevmiyorum işte. Dile getirdikçe çoğalacak başıma gelecek gibi geliyo. :/
Silblog de, ağlama duvarı de, günlük de fark etmez burası bizim içimizi döktüğümüz bir yer pc başında klavyeye bu cümleleri dökerken kendimizle dertleşiyormuş gibi oluruz sonra beni takip edenler de öğrenecekler dersin oysa içini tüm dünyaya kusmuşsundur bir kere yoldan geçen bile gelip görebilir okuyabilir bir nevi haykırış yeridir burası (cıvıklık yapmazsam olmaz bakınız ergen genç kızın haykırışı stayl (http://www.youtube.com/watch?v=lic8rMLEf-Y&feature=related)
YanıtlaSilBaşka bir özelliği ise sevdiğine direk söyleyemediğin şeyleri bir kağıt parçasına yazıp eline sıkıştırmışcasına bir şeyleri yazmak ve eline sıkıştırmak da olabilir. Velhasılı bu yazdıkların hem senin için hem onun için hem de ilişkiniz için çok güzel şeyler her ne kadar içinde hafif sitem barındırsa da
(uzatma sadete gel hocam)
O seni çok kıskanıyor, serbest bıraksam elimden uçup gidecek kuş gibi, oysa O kuş O ele O omza alıştı nereye gidiyor di mi :) Kuş ise bunu haykırıyor bırak ben uçayım zaten gelip senin omzuna tüneyeceğim :) (buradaki kuş mecaz anlamda kullanılmıştır ahah) 4 yıl geçmiş artık bir birinize güven eşiğini çoktan aşmışsınız bir birinize her daim güveneceksiniz istediğinizi de yapacaksınız (hayatlarınız ve keşkeleriniz için) bir birbirinizi kısıtlamadan
gelip geçmiş olsun diyelim
*yazdıklarımdan anlam çıkaranlar beri gelsin :D
ben beri geldim :) Ben bunların farkındayım ama keşke o da olabilse benim kadar. Sıkıntımız bu işte..
YanıtlaSilbi gün bu patlamayla geleceğini ben de tahmin etmiştim ve bekliyordum açıkçası. bi gün ne kadar mutsuz bi insana dönüştüğünü görecek ve kendince destek olmaya çalışacak içinde kalan keşkeler için, yaşaman için, yapman için vs. ama çok geç kalacak. geç kalmadan farkına varmasını diliyorum.
YanıtlaSilaslında şu saldırgan kişiliğimin ardında hep senin gibi bi erkek bulamamanın ve yapayalnız olmanın öfkesi var. Senin instagram hesabın için cnmı verirdim.
YanıtlaSilyangına körükle gitmesekte daha mantıklı düşünmelerini sağlasak daha hoş olmaz mı? Olur.
YanıtlaSilBlogunu takip ettiğim kadarıyla sen aranızdaki üzüntüleri yazmazsın pek fazla, yazsan da bir cümleyle geçiştirirsin. Bu kadar uzun uzadıya yazdıysan aranızda gerçekten bir sorun var demektir. Oluruna bırakmak lazım, üstüne kafa yormamak gerekir. Kötü düşünce, kötü olayı getirir.
YanıtlaSilEğer konuşmak, dertleşmek istersen beklerim :)
Hayat her zaman gülmez ki zaten, bazen de ağlar ki yaşadığımızı hissedelim değil mi?
YanıtlaSilolur böyle şeyler.. fazla yoğunlaşıp dramatize etme derim sadece... geçer gider her şey.
valla bi adam hislerime tercüman olmuşsun ne diyim. uzun zamandır yazamamıştım tam olarak derdimi çözemiyodum ben de sevgilime yönelik düşüncelerimi netleştiremiyodum ama bu yazıyı okuduktan sonra dank etti bişeyler banada. bi çözüm bulursan bana da haber ver. bende senin gibi konuştukça büyüyeceğinden korktuğum sıkıntıları dile getirmiyorum/getiremiyorum. neyse senin canın sıkkınken sana niye anlatıyorum ki :/
YanıtlaSilBen seni yerim çocuk !
YanıtlaSilAlırım kolumun altına , salyanı sümüğünü siler sonra da çağırırım diğer delikanlıyı.
Derim; " oldu mu şimdi senin yaptığın ? Adil mi bu ? Bu oğlan seni seviyor, deli seviyor . Ama aptal değil. Tüketmeyin, harcamayın . Sevgi güvenle büyür , gelişir."
Bazen en derin sevgilerde bu duygusal travmalar haz verir. Kişiyi özel kılar. Bir acayip hissedersin filan.
Ne yaparsan yap, sahiplenilme duygusuyla(ki hoşuna gittiğine eminim), kısıtlanmayı karıştırma.
Sizde daha çok alınacak yol var.
Enjoy your day mate !
Baya kafesteymişsin senelerdir gerçekten! Hem kendine hem sevgiline özgürlüğüm kısıtlanıyor diye eziyet ederken aslında ne istiyorsan yaşamışsın. İnstagrama facebook hesabını falan yazman da baya masumcaymış. Onu mutlu etmek için her şeyi yaptım demişsin ya keşke aldatmamak da aklına gelseymiş. Hiç adil degil.
YanıtlaSil