Merhaba bloog :)
Seni şuanda pipimin üstüne oturttuğum bilgisayrımdan selamlıyorum. Bi'nevi kucağımda sayılırsın :p
Keyfimden de anlaşılacaa üzere hayat güzel :) Hafta sonu bitanem bize geldi, cumadan pazara birlikteydik. O kadar güzel bi'haftasonu oldu ki o kadar güzel bi'hafta sonu oldu ki.. Şuan bile yazarken içim gıcıklandı :) Cuma okul çıkışından sonra (okulun son günüydü; o da ayrı bi'neşe kaynağı :) bitanemle buluştuk, aslında hemen spora gidecektik ama çıkınca bi'yağmura tutuldum ben arkadaşlarımla.. Slibime kadar ıslaktım. Arabaya bindiğimizde denizden tekneye çıkarılanlar gibi ıslaktım.
Sonra bitanemi aldım ama trafik leş olduğu için Palladium'a gittik yemek yedik birazcık dolaştık, saat 10 da çıktık 11 de evdeydik.Hala trafik varmış :s Annemlerle oturduk ve odaya geldiik... Tüm gece birlikte olmak inanılmaz güzel bişeydi.. Abim askerde olduğu için (bugün geliyor :):):):) o da ayrı bi'sevinç, bitanem onun odasında yattı güyya :p Gece kalkıp benim odama geliodu sabah kimse uyanmadan yerine yatırıoduk onu :)
Nasıl özlemişim anlatamam size.. İçime girdiği andan itibaren titreme kapladı her yerimi.. Bi'de bana olan bakışları değişmiş.. Vücuduma bakarken "artık her yerin parça parça duruyo porn starlaymışım gibi hissediyorum" deyince kayış koptu bende :)
Ertesi gün ben öğrencime derse gittim onu alışverişe bıraktım sonra fıldırcan'la görüştük (fıldırcan spordaki çocuk, amsterdam'daydı geldi) Fıldırcanla akşama kadar biaradaydık sonra 3 ümüz spora gittik. Baya eğlendim.. Keşke hep yakın olsak da birlikte yaşasak böyle :(
Spordan sonra fıldırcanların bi'arkadaşlarının evine gittik, fıldırcanın en kıymetlisi kız da ordaydı :) Bebişim yaa nasıl egosunu yükseltiyo insanın anlatamam :) "Kollarına kurban 1 kere yatalım 1 tur versene" yle başlayan sözler kahkahalarla kapandı :) Sarhoş oldu deli gibi :) Bacak da gitti iyi mi kıhkıhkıhkıhkıh
Much more garlic bacak da gitti iyi mi laflarıyla gece bitti. Bu arada evde bizden başka bi'ergen team daha vardı onlar üst katta çoşuyolardı o da ayrı bi'hikaye..
Sonra eve geldik bitanemle tekrar seviştik. Uyuduk ama çok ileri gitmeden. Sabah o diğer odaya geçti. Sonra ben yanına geçtim kedi gibi sokuldum. Hiç gidesim yoktu yanından.. Sanki o tartışmaları biz yapmamış gibiydik.. O kadar mutluydum ki hafta sonu anlatamam...
Sonra yola çıktık benim sınavım vardı okula giderken onu eve bıraktım, ben de arkadaşlarımın yanına sınav çalışmaya gittim.
İşte böyle blog.. Bi kaç gündür onu ekstra bi'özlüyorum.. Birbirimize daha çok bağladı geçen gün kü tartışma (o tartışmayı paylaşmak istemiyorum, kötülükler paylaştıkça artar bence ) Ama sanırım olması gerekiyormuş, şimdi resetlendik :)
Bunun dışında da sınavlarım var işte. 5 finalim kaldı, öğrencilerimle de derslerim bitecek az kaldı. Birazdan derse gidicem ve siz bunları okurken ben 6 saat boyunca ders anlatıyo olucam.. Ama olsun sonuna geldim sayılır, sonrası benim yazım olcak :)
Kendine iyi bak blogg, pipimin da tadını çıkarmışsındır umarım :p
He bide bahçemize yeni bi'kedi geldi. Babam çöplükte bulmuş, yavru daha ölmek üzere. Nasıl şımarık nasıl oyuncu anlatamam... Erkek üstelik :) İkinci defa erkek kedim oldu. 17 tane dişiden sonra çok mutlu oluyorum :) Bi'de erkek kediler de biseksüel ya :) Adını Bay (Bi) koydum o yüzden :) Baysekçuıl ;)
Hadi görüşürüüüüz :)
işte bu da bay :)
bay bay ;)
UYARI: Bu alanda paylaşılan tüm paylaşımlar yaşamıma aittir ve yaşamımın tüm hakları bende saklıdır.
Hakkımda
23 Mayıs 2012 Çarşamba
17 Mayıs 2012 Perşembe
Bi'adamı biraz daha tanımak isterseniz..
Operadakiherbişey beni kırmadı röportaj hazırladı benim için. (okumak için tıklayın)
Hakkımda biraz daha bişey öğrenmek isteyenler baksın :) Bilmekte fayda var sınavda karşınıza çıkabilir :p
(Düzeltme: o fotoğraflardaki gibi değilim!! Kazunun kazuluğu o :p Asıl fotoğrafım blogumda sol üst köşedeki :)
Hakkımda biraz daha bişey öğrenmek isteyenler baksın :) Bilmekte fayda var sınavda karşınıza çıkabilir :p
(Düzeltme: o fotoğraflardaki gibi değilim!! Kazunun kazuluğu o :p Asıl fotoğrafım blogumda sol üst köşedeki :)
13 Mayıs 2012 Pazar
Ufak kaçamaklar ve tartışmalar...
Öncelikle anneler günün kutlu olsun blog. Sen de bi'nevi anne sayılırsın, her derdimizi dinleyip bize kollarını açıyosun ya.. ondan..
Sonra gelelim bize...
Perşembe günü tam üniversite gençliği olduk :) Okulda MFÖ konseri vardı festivaller kapsamında. Bizim eküri ve bitanem katıldık. Önce biraz demlendiler, sonra yemek yedik sonra konser başladı. Bitanemle yan yana bazı şarkıları gözlerimize bakarak söyledik. Tuvalete gittiğimizde bizim fakülteye gittik ve amfilerden birisinin kapısı açık kalmışş... Bak sen şu tesadüfe.. Amfiye girdik benim isteğimle..zifiri karanlık gibi.Ses yok.. Bana yaklaştı ve öpmeye başladı.Sertleştik sarıldık yiiştik biraz.Sonra çıktık. Üniversite amfisinde de yiişmedim demem artık :D Sonra festival alanına gittik. Dünyanın en tatlı kızı da bizim okulda tıp okuduğu için o da gelmişti :) Kısa süreliğine arkadaşlarından ayrılıp geldi.
Sevdiklerimle birlikte olunca çok mutlu oluyorum ben. Ama her zaman bu mutluluğuma surat asarak ve ellerini cebine sokup bekleyerek gölge düşüren bitaneme teşekkür ederim. Her zamanki müzikli ve alkollü ortamlarda olduğu gibi yerinden hareket etmeden elleri cebinde bazen telefonunda durdu. Hiç sevgilisiyle dans etmiş, şakalar yapmış falan.. hak getire! Ben artık alıştığım için bu haline hiç ısrar bile etmedim. Çünkü edince tartışıyoruz. Gerçi etmeyince de hiç unuttun beni gittin dans ettin dedi o da ayrı.
Konser bitti, DJ çıktı. Benim de içimdeki apaçi çıktı tabi :) Deli s*kmiş gibi dans ederken, adamın birisi (bir kalabalık motosikletli grup) elini omuzuma koyup dans duellosuna davet etti. Karşılıklı apaçi dansı yapıcaktık :D İlk o başladı başarılıydı sonra ben bişeyler yaptım falan ama survive olamadım ne yalan sölim benden daha apaçiymiş :p Bu sırada 30 kişi daire oluşturmuş bizi izliyodu :) kıhkıhkıhkıh Duello bitti bizim gruba döndüm herkes gülüyo falan, bitanemin suratını görmelisiniz. Kızmış. Yanına gittim "Napıyosun sen yaa? Neden böyle bişi yapıyosun rezil ediyosun kendini." gibi şeyler söyledi. Doğru a Türk Sanat Müziği festivalindeyiz ya, herkes oturup ellerini kenetleyip mes'ut olmalı. Bu cümlesinden sonra hiç konuşmadım onunla. Hem gelip surat sallandırıyo, hem destek olucağına "aferin bitaneme küçümenim dans mı ettin sen oyyh" diyeceğine köstek olup azarlıyo, hem ben ona karışmazken o bana karışıyo üstelik bide " Beni unuttun gittin el alemin herifleriyle dans ettin aferin sana" diyo. Sen dans ettin de ben mi hayır dedim?
Sonra gecenin kalanında da her zamanki sosyal hayatımız gibi gene keyfimiz kaçmıştı. Minyonlara gidip kalacaktık hep beraber. Arabalara doluştuk gittik biraz da evde saçmaladık :) Ama ben hala onunla konuşmuodum. Yatağa geldi yanıma yattı sarıldı. İçim eridi ben de elini tuttum. Sonra minyon geldi aramıza yattı diğerleri derken hep beraber yataktaydık :) Fotoğraf çekildik, şimdi fotoğraf da facebook'ta beğenen beğenene :)
Neyse sonra üstümüzü değişmek için mimar kızın odasını ödünç aldık. Azdık sevişmeye başladık sertleştik boşalma noktasına geldik. Duşa mı girsek dedim ben bilmem ki falan dedi. Sonra üstümüzü giydik ben minyonun dar gri eşofman altını giydim gene :D Kapının karşısı da banyoydu minyona sorup oraya geçicektim. En sevmediğim şeyi yaptı bitanem ve tshirtü uzatıp giy şunu dedi. Giyer misin şunu? giy şunu. Giy dedim. O an öyle sinirlendim ki... Öyle sinirlendim ki... Kıskandığı kişiler benim interraile gittiğim benim nerdeyse her yerimi gören hala okulda beraber havuza girdiim kişiler. Bi tshirtüm yok üstümde kriz çıktı. Odadan çıktım, hadi yatalım biz dedim bizimkilere ve salona gidip uyuduk. Duş falan yok tabi o anın içine edildi. Bizim yattığımız oda da kıvırcık saçlı kızla sevgilisi yatıyo. Biz de yerde şişme yataktayız. Sadece sarıldım yattım. Sinirliydim. Sonra biraz öpüştük dayanamadık tuvalete gittik. Boşaldık. Yatağa geldik, uyuduk ama hala aramız iyi değil. (Sanırım minyon da evinde böyle oynaşmamızdan memnun değil sanırım daha dikkatli olmamız gerekiyo gibi sezdim.)
Sabaha karşı 4 gibi aletimde bi sıcaklık hissettim.. Bişey kayıyodu üstünden. Kasığımda el dolaşıyo.Hayal meyal hatırlıyorum. Bitanem yorganın altına girmiş blow job yapıyodu. Hata hayatında yaptığı en iyi blow jobdı.. Normalde hepsini alamamasına rağmen -nası istediyse- hepsini köküne kadar alabiliyodu.Sonra eline aldı ve kayganlaşmış sert aletim avuçları arasında kaymaya başladı. Asılmaya başladı... Bu kısımda uykulu halim gitmiş artık azmıştım. Ama o kadar ses çıkmaya başlamıştı ki yan koltuktaki sevgilileri uyandırıcaktık. Ağzını kapadım bitanemin duyucaklar şşşşt sessiz ol dedim. Sonra duşa girelim. Mutfağa gidelim Tuvalete gidelim dedi. Azmış! Tuvalete gittik. Deli gibi emmeye devam etti. Sonra ben onunkini emdim. Sonra o benimkini emmeye devam etti ve önümde diz çöküp ağzına boşalttırdı. mmmmm Hayatımın en güzel blow job'ını başarmıştı. Sonra ben klozete oturdum bacaklarını açıp ağzıma dayadı.. Kucağıma oturdu kaygan aletimi deliğine sürdüm daha da azdı ve boşalacağı anda kafamı tutup aletine yaklaştırdı ve ağzıma attırdı.Sonra temizlenip yatağa döndük. Ama sevişme dışında hala aramız limoni. Sabah 7 de onu işe gitmesi için deniz otobüsüne bırakıcaktım. Ama uyandıımda migreni tutmuştu. Eve bırakmamı istedi. Güç bela uyanıp giyinip eve bıraktım onu. Yolda kustu falan. Üzüldüm o öyle olunca :( Öyle biraz kırgın biraz dargın ayrıldık işte.
Cuma buluştuk, sinemaya gittik, oyun salonuna gittik. Monoton değildi onun için güzel geçti. Sonra da evlere dağıldık ama sanırım uzun zamandır geçirdiğin en güzel cumaydı :)
Daha bi de geçen cumartesi vardı anlatacağım. Şöyle sölim, halvete giremedik bazı sebeplerden. Sonuncu sebebi o kaynaklıydı.ş Hala kendisini a-p diye ayrılıyo çünkü öyle hissediyorum. Gecesi güzel geçti, gece 2 de hiç Taksim'e haydii diiip çıkmamıştık, otelin yeri mükemmeldi. 20 adımda asmalı mescit :) Sonra benim sporda tanıştığım dünya tatlısı kızla çocuğun yanlarına gittik, sarhoşlardı :) Biraz takıldık bi yerlere gittik odaya döndüğümüzde saat 4 tü. Uyuduk. Gene bişey olmadı. Pazar günü tam bir stres gerginlikti. Tartıştık ağladık.Çok sinirlendim falan .Sonra arabada oturup konuştuk.
Kısacası şubattan beri birlikte olamamıştık o cumartesi de olamadık. Güzel gibiydi ama eğlendim ben diğer şeyleri bi yana bırakırsak. Zaten artık hep bişeyleri bi yana bırakıp bakmam gerekiyo çünkü hiç sadece güzel olan kısmı yaşayamıyoruz. Bi tripleşme bi sinirlilik kızgınlık oluyo. Arada güldüğüme falan bakmayın. Neden böyleyiz bilmiyorum.. Ama korkmuyo da değilim..
Sonra gelelim bize...
Perşembe günü tam üniversite gençliği olduk :) Okulda MFÖ konseri vardı festivaller kapsamında. Bizim eküri ve bitanem katıldık. Önce biraz demlendiler, sonra yemek yedik sonra konser başladı. Bitanemle yan yana bazı şarkıları gözlerimize bakarak söyledik. Tuvalete gittiğimizde bizim fakülteye gittik ve amfilerden birisinin kapısı açık kalmışş... Bak sen şu tesadüfe.. Amfiye girdik benim isteğimle..zifiri karanlık gibi.Ses yok.. Bana yaklaştı ve öpmeye başladı.Sertleştik sarıldık yiiştik biraz.Sonra çıktık. Üniversite amfisinde de yiişmedim demem artık :D Sonra festival alanına gittik. Dünyanın en tatlı kızı da bizim okulda tıp okuduğu için o da gelmişti :) Kısa süreliğine arkadaşlarından ayrılıp geldi.
Sevdiklerimle birlikte olunca çok mutlu oluyorum ben. Ama her zaman bu mutluluğuma surat asarak ve ellerini cebine sokup bekleyerek gölge düşüren bitaneme teşekkür ederim. Her zamanki müzikli ve alkollü ortamlarda olduğu gibi yerinden hareket etmeden elleri cebinde bazen telefonunda durdu. Hiç sevgilisiyle dans etmiş, şakalar yapmış falan.. hak getire! Ben artık alıştığım için bu haline hiç ısrar bile etmedim. Çünkü edince tartışıyoruz. Gerçi etmeyince de hiç unuttun beni gittin dans ettin dedi o da ayrı.
Konser bitti, DJ çıktı. Benim de içimdeki apaçi çıktı tabi :) Deli s*kmiş gibi dans ederken, adamın birisi (bir kalabalık motosikletli grup) elini omuzuma koyup dans duellosuna davet etti. Karşılıklı apaçi dansı yapıcaktık :D İlk o başladı başarılıydı sonra ben bişeyler yaptım falan ama survive olamadım ne yalan sölim benden daha apaçiymiş :p Bu sırada 30 kişi daire oluşturmuş bizi izliyodu :) kıhkıhkıhkıh Duello bitti bizim gruba döndüm herkes gülüyo falan, bitanemin suratını görmelisiniz. Kızmış. Yanına gittim "Napıyosun sen yaa? Neden böyle bişi yapıyosun rezil ediyosun kendini." gibi şeyler söyledi. Doğru a Türk Sanat Müziği festivalindeyiz ya, herkes oturup ellerini kenetleyip mes'ut olmalı. Bu cümlesinden sonra hiç konuşmadım onunla. Hem gelip surat sallandırıyo, hem destek olucağına "aferin bitaneme küçümenim dans mı ettin sen oyyh" diyeceğine köstek olup azarlıyo, hem ben ona karışmazken o bana karışıyo üstelik bide " Beni unuttun gittin el alemin herifleriyle dans ettin aferin sana" diyo. Sen dans ettin de ben mi hayır dedim?
Sonra gecenin kalanında da her zamanki sosyal hayatımız gibi gene keyfimiz kaçmıştı. Minyonlara gidip kalacaktık hep beraber. Arabalara doluştuk gittik biraz da evde saçmaladık :) Ama ben hala onunla konuşmuodum. Yatağa geldi yanıma yattı sarıldı. İçim eridi ben de elini tuttum. Sonra minyon geldi aramıza yattı diğerleri derken hep beraber yataktaydık :) Fotoğraf çekildik, şimdi fotoğraf da facebook'ta beğenen beğenene :)
Neyse sonra üstümüzü değişmek için mimar kızın odasını ödünç aldık. Azdık sevişmeye başladık sertleştik boşalma noktasına geldik. Duşa mı girsek dedim ben bilmem ki falan dedi. Sonra üstümüzü giydik ben minyonun dar gri eşofman altını giydim gene :D Kapının karşısı da banyoydu minyona sorup oraya geçicektim. En sevmediğim şeyi yaptı bitanem ve tshirtü uzatıp giy şunu dedi. Giyer misin şunu? giy şunu. Giy dedim. O an öyle sinirlendim ki... Öyle sinirlendim ki... Kıskandığı kişiler benim interraile gittiğim benim nerdeyse her yerimi gören hala okulda beraber havuza girdiim kişiler. Bi tshirtüm yok üstümde kriz çıktı. Odadan çıktım, hadi yatalım biz dedim bizimkilere ve salona gidip uyuduk. Duş falan yok tabi o anın içine edildi. Bizim yattığımız oda da kıvırcık saçlı kızla sevgilisi yatıyo. Biz de yerde şişme yataktayız. Sadece sarıldım yattım. Sinirliydim. Sonra biraz öpüştük dayanamadık tuvalete gittik. Boşaldık. Yatağa geldik, uyuduk ama hala aramız iyi değil. (Sanırım minyon da evinde böyle oynaşmamızdan memnun değil sanırım daha dikkatli olmamız gerekiyo gibi sezdim.)
Sabaha karşı 4 gibi aletimde bi sıcaklık hissettim.. Bişey kayıyodu üstünden. Kasığımda el dolaşıyo.Hayal meyal hatırlıyorum. Bitanem yorganın altına girmiş blow job yapıyodu. Hata hayatında yaptığı en iyi blow jobdı.. Normalde hepsini alamamasına rağmen -nası istediyse- hepsini köküne kadar alabiliyodu.Sonra eline aldı ve kayganlaşmış sert aletim avuçları arasında kaymaya başladı. Asılmaya başladı... Bu kısımda uykulu halim gitmiş artık azmıştım. Ama o kadar ses çıkmaya başlamıştı ki yan koltuktaki sevgilileri uyandırıcaktık. Ağzını kapadım bitanemin duyucaklar şşşşt sessiz ol dedim. Sonra duşa girelim. Mutfağa gidelim Tuvalete gidelim dedi. Azmış! Tuvalete gittik. Deli gibi emmeye devam etti. Sonra ben onunkini emdim. Sonra o benimkini emmeye devam etti ve önümde diz çöküp ağzına boşalttırdı. mmmmm Hayatımın en güzel blow job'ını başarmıştı. Sonra ben klozete oturdum bacaklarını açıp ağzıma dayadı.. Kucağıma oturdu kaygan aletimi deliğine sürdüm daha da azdı ve boşalacağı anda kafamı tutup aletine yaklaştırdı ve ağzıma attırdı.Sonra temizlenip yatağa döndük. Ama sevişme dışında hala aramız limoni. Sabah 7 de onu işe gitmesi için deniz otobüsüne bırakıcaktım. Ama uyandıımda migreni tutmuştu. Eve bırakmamı istedi. Güç bela uyanıp giyinip eve bıraktım onu. Yolda kustu falan. Üzüldüm o öyle olunca :( Öyle biraz kırgın biraz dargın ayrıldık işte.
Cuma buluştuk, sinemaya gittik, oyun salonuna gittik. Monoton değildi onun için güzel geçti. Sonra da evlere dağıldık ama sanırım uzun zamandır geçirdiğin en güzel cumaydı :)
Daha bi de geçen cumartesi vardı anlatacağım. Şöyle sölim, halvete giremedik bazı sebeplerden. Sonuncu sebebi o kaynaklıydı.ş Hala kendisini a-p diye ayrılıyo çünkü öyle hissediyorum. Gecesi güzel geçti, gece 2 de hiç Taksim'e haydii diiip çıkmamıştık, otelin yeri mükemmeldi. 20 adımda asmalı mescit :) Sonra benim sporda tanıştığım dünya tatlısı kızla çocuğun yanlarına gittik, sarhoşlardı :) Biraz takıldık bi yerlere gittik odaya döndüğümüzde saat 4 tü. Uyuduk. Gene bişey olmadı. Pazar günü tam bir stres gerginlikti. Tartıştık ağladık.Çok sinirlendim falan .Sonra arabada oturup konuştuk.
Kısacası şubattan beri birlikte olamamıştık o cumartesi de olamadık. Güzel gibiydi ama eğlendim ben diğer şeyleri bi yana bırakırsak. Zaten artık hep bişeyleri bi yana bırakıp bakmam gerekiyo çünkü hiç sadece güzel olan kısmı yaşayamıyoruz. Bi tripleşme bi sinirlilik kızgınlık oluyo. Arada güldüğüme falan bakmayın. Neden böyleyiz bilmiyorum.. Ama korkmuyo da değilim..
6 Mayıs 2012 Pazar
Özlediniz mii? Doğru söle ama, ölümü çiiine :p
Merhaba blooog..
Nası desem, baya uzun zamandır boşladım seni. Doğum gününü de unuttum :( Tamam; dürüstçe söylüyorum, yazasım gelmedi.Sıkıldım. Ama bu artık yazamayacağım anlamına da gelmiyo.Sen sıkı dostsundur alınmassın böyle triplere Baya şeyler oldu sen yokken. Hepsi olağan şeyler ama. Bitanemle sinemaya gitmek, yemeğe çıkmak, arkadaşlarımızla buluşmak, sevişememek, her cuma buluşmak, yağmurlu bir gecede arabanın bagajında sevişmek, dünkü yaptığımız gibi otel kaçamağı yapmak, su içm jhcbjbvcjbavj chagkuywe avcndscnejonawlcl. Durun durun :) Bagaj mı!? diye soru takıldı dimi :) Evet saydıklarımdan bazıları hiç de normal şeyler değil :) Eeee zaten benim de normal olduğumu söleyen olmadı :)
2 cuma önce, caddede (İstanbul'u çok bilmeyenler için; Bağdat Caddesi) buluşmuştuk. Hava deli gibi yağmurlu.Ama kışınki gibi değil.Sıcak, nemli ve bahar kokulu bir yağmur. Saat 7 buçuk civarı.. İnsanlarda sevdikleriyle birlikte akşam eğlenecek olmanın telaşı içinde yağmurda koşuşturuyolar.. Oturdum bi'yere ve caddeyi seyrettim. Bitanemi bekliyodum. Sevgilileri görüyodum el ele dudak dudağa ıslanarak geziniyolar... Zaten azmışım... Bide bunları görünce içim eriyo :( Bitanem geldi, Kırıntı'ya gittik yemek yemeye. Yemek yedik konuştuk falan.. Orda tartıştık. Neden bilmiyorum son zamanlarda fazla tartışır olmaya başladık. Ortada çok ciddi sebepler de yok. İlginç.. Küs biçimde kalkıp caddede yürüdük. Zaten elini tutamıyorum, bi de küs olunca iyice içim eriyor... Yoğurtçuya gittik, ona dondurma sözüm vardı onu tutmak için. Oturduk. İkimizde bıçak zoruyla konuşuyoruz. Ben de sertim bu arada. "Benden sıkıldın sen artık" dedi.Son zamanlarda tekrarlanan cümlelerden birisi bu. Diğeri de "sen beni artık sevmiyosun".
Beni yanlış anlaması normal aslında. En son şubatın başında sevişmişiz ve biz aynı şehirde yaşayan iki sevgiliyiz. Üstelik bunlardan birisi de bi'adam. 24 saatte 19 kez boşalma rekoruna sahip. Sevişemeyip sürekli buluşup sinemaya gitmek, yemek, ve dolanmak üçlüsünde tıkılıp kaldık. Sürekli aynı şeyleri yapınca inanılmaz sıkılıyorum. Mutlaka siz de monotonluktan sıkılıyosunuzdur? Tabi şimdi hikaye okumayın, sevdiğin yanında da değerin bil de bıdı da dıdı da. Kazın ayağı öyle diil işte. İkimizde bunları yapmaktan sıkıldık. Sanırım son zamanlardaki tartışma sebeplerimiz de bundan ötürüydü.
Neyse konuya dönelim. Bu monotonluk üstüne ben de ona "keşke sevişecek yerimiz olsa sana sarılsam söyle öpsem birazcık." dedim. Aradan iki saniye geçmeden sırıttım. O da manasızca bana bakıyo yoordunu yiyerek. "Arabam ara sokakta, bagajına mı girsek :p?" dedim. Suratındaki "hayır canım saçmalama" bakışını görmeniz lazım. Aklından hinlikler geçmiyo değil hani. 10 dakika yalvardım. Zira kendisi böyle şeyleri sevmez hiç. Ama sonunda ısararım başarılı oldu ve arabaya gittik. Yağmur ara ara çiseliyo. Arka koltuktan bagaja girdim, o da girdi. İkimizin bu boyda sığması gerçekten garip ama sığdık. Benim attığım kahkahaları duymanız lazım. O kadar huzursuz ve mutsuz ki halinden. Suratına yansıdı ve o kadar komik oldu ki.. Birazcık öptüm kulağını boynunu emdim. Pantolonunu açtık, pipisini tuttum. Asıldım biraz. Arabanın altında olduğu koca çınarın yapraklarından damlayan suyun sesi geliyo. Sessizlik... Güzel geliyo kulağa dimi? Ama bitanem ne dedi: "Ben gidiyorum saçmalama ya sapık mısın nesin?" Takıldığı nokta ortamın darlığı. Çıktık gene ağzımızı bıçak açmıyo. Kahve içmeye gittik rutinimize girip. Ama ne o içti ne de ben. Kalktık ayrıldık konuşmadan.
Böyle garip şeyler işte. Ama çılgınlıkları ben yapmaya devam ediyorum. Bi'cuma bitanem ve arkadaşlarımla Bostancı sahildeki Günaydın'a yemeğe gitmiştik. Sonra gezindik falan, arkadaşımı eve bırakırken lunaparkın önündeki ışıklarda durduk. Kafamı çevirip gidelim mi dedim :) Saat 12 olmuştu.. Girdik bilet aldık çılgınlar gibi güldük gözlerimizden yaşlar aktı :) Bitanemle ayrılmıştık eve gidiyodu o.Aramak da aklıma gelmedi "saçmalama sapık mısın?" der gibime geldi. Ama oradayken keşke yanımda olsaydı dedim.
Bunlar dışında okul da güzel gidiyor. Birazcık yoğunlaşıcam bu haftadan sonra. Finaller geliyor sunumlarım var.. Öğrencilerime devam ediyorum, bi'öğrencim daha oldu. Bu hafta festivaller var sadece perşembe MFÖ konseri varmış. Ona gitcez. Yaza da bakalım nolacak. Staj olmadı. Canım sıkıldı ona o da ayrı..
Bi de şimdi sizin merak ettiğiniz bişey daha var. Dün gece oteldeydik bitanemle. Ama anlatmicam :p kıhkıhkıh Yok yk anltıcam da şimdi anne ile baaaabaa baçede güneşleniyolardı ben de yanlarındayım, mangal yapıcaklar zırt pırt kalkmam gerekecek, yazarsam sertleşirsem, bu kısa mayo şort yüzünden "iş kazası" yaşayabilirim :p
Yakın zamanda tekrar yazıcam olanı biteni. İnan daha çok yazasım var, ama telefonum hepten bozuk mail bile bakamıyorum. Post yazmaya da vakit olmuyo :( Yenisini almaya üşeniyodum ama istedim telefon çıkmış :) Alıcam :) Bazı değişiklikler yaapıcam yaza girmeden. Odamı baştan yaratıyorum şuan bi ara o işe girişicem. Spor da çok güzel gidiyo. Artık ciddi anlamda fark ediyorum kendimdeki değişikliği. Spordan da anlatacak şeylerim vaaaar, benim spordan tanıştıım çocuk ve "aşkısııı" ile çok iyiyiz :) Bitanem baylıyo onlara, onlar da bize :) Neyse gene daldan dala atlamaya başladım. Hikayemin en başını yazim de bitirim diyodum blogun doğum gününe ama olmadı :/
Kapanışı hoş yapayım dedim. Bilmem belki özlemişsinizdir beni ?
Neyse, ne derler, mmmm arrivederci! ;)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)